Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79. Genel Konseyi’ne katılmak üzere ABD’ye gitmeden evvel Atatürk Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında “Türkiye ile Suriye ortasındaki bağların olağanlaşması için Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk. Biz artık karşı taraftan yanıt bekliyoruz. Biz buna hazırız. Halkı Müslüman iki ülke olarak bu birlikteliği bir an evvel gerçekleştirelim istiyoruz. İki ülke bağlantılarında yeni bir periyotta böylesi bir görüşme sonucunda başlar diye inanıyorum” demişti.
ŞAM KARTINI MASAYA KOYDU
Suriye lideri Beşar Esad’ın Başdanışmanı Buseyna Şaban, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde kendi çıkarı için Suriye’yle yakınlaşmaya dair açıklamalar yaptığını savunarak alanda değişen bir şey olmadığını kaydetmişti. Şaban “Onlara çabucak geri çekilmeleri gerektiğini söylemedik. Geri çekilme prensibini kabul etmedikleri sürece masaya oturmayacağız” demişti.
Esad ise ağustos ayında Ankara’dan gelen yüz yüze temas bildirilerine karşılık olarak “Birçok sefer söylediğimiz üzere, ilgiyi geliştirmeye yönelik her türlü teşebbüse olumlu bakıyoruz ve bu da doğal bir şey. Kimse komşularıyla sorun yaratmayı düşünmez fakat bu kuralların dışına çıkmamız gerektiği manasına gelmez” diyerek Erdoğan ile “Türk askerlerinin Suriye topraklarından çekilmesinin gündeme gelmesi halinde” görüşeceğini belirtmişti.
Suriye’den gelen misal bildiriler karşısında son olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz açıklama yaptı.
“SONUÇTA BİR ORTADA YAŞIYORUZ”
Yılmaz, Erdoğan ve Esad ortasında görüşme olup olmayacağına ait soruya şu cevabı verdi:
– Türkiye olarak biliyorsunuz yeni bir yaklaşım ortaya koymuş olduk. Ben inanıyorum ki bu gerçekleşecektir. Zira sonuçta komşu olarak bir ortada yaşıyoruz. Bilhassa Orta Doğu yangın yerine döndü. Bu ortamda elbette bütün kısımların hakkını, hukukunu koruyarak Suriye’de yeni bir yapı oluşması, huzur ortamı oluşması bizim için de çok değerli.
“DÜZENLİ GÖÇE MUHTAÇLIK VAR”
Düzenli ve sistemsiz göçün birbirleriyle karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan YIlmaz, bütün iş bölümlerinin değerli olduğunu lakin kimi bölümlerde vatandaşların çalışmak istemediğini, bu yüzden planlı, kayıtlı ve hangi ülkeden geleceği aşikâr olacak halde Türkiye’nin nizamlı göçe muhtaçlığının olduğunu ve bu gerçeğin görülmesi gerektiğini söyledi.
Suriye’de geniş kapsamlı af çıkmasının akabinde Türkiye’deki Suriyelilerin ülkelerine dönmesi konusunda beklentileri pahalandıran Yılmaz, “Onu temenni ederiz fakat ben esaslı bir siyasi yapılanma olmadan çok kolay görmüyorum doğrusu. Batı’nın yaptırımları var bir taraftan Suriye üzerinde onların da kalkması önemli” dedi.